Hz.İbrahim’in Oğlu Hz.İsmail’den İsteği Neydi?
Hz. İbrahim’in (as) oğlu İsmail (as) Cürhüm kabilesinden bir kızla evlenmişti. Bir gün babası Hz. İbrahim (as) onu görmeye geldi. İsmail (as) o sırada evde yoktu. İsmail’in hanımına sordu. O da,
-Geçimimizi temin etmek için dışarı çıkıp gitti, dedi. Sonra Hz.İbrahim (as):
-Geçiminiz, haliniz nicedir? diye sordu, İsmail’in hanımı:
-Fakirlik içindeyiz. Fena bir durumdayız! diye şikâyette bulundu. Bunun üzerine İbrahim (as), gelinine:
-Kocan geldiğinde benden selam söyle, kapısının eşiğinin basamağını değiştirsin.
İsmail (as) geldiğinde babasının gelip gittiğini anlar gibi oldu ve karısına:
-Evimize gelen oldu mu? Diye sordu. O da;
-Evet, Şöyle şöyle biçimde yaşlı birisi geldi. Bana seni sordu. Cevap verdim. Geçimimizi sordu. Ben de, darlık içinde bulunduğumuzu söyledim, dedi. Bunun üzerine İsmail (as):
-Peki sana bir söz emanet etti mi? Dedi.
Gelin de:
-Evet, bana, selam söylememi ve kapının basamağını değiştirmeni tenbih etti, dedi. Sonra İsmail Aleyhisselâm hanımına:
-O gelen ihtiyar babamdır. Bana senden ayrılmamı emretmiştir. Artık sen ailenizin evine gidebilirsin, dedi ve ondan ayrılarak Cürhüm kabilesinden, başka bir hanımla evlendi.
İbrahim (as) Allah’ın dilediği bir müddet uzaklaştı ve tekrar geldi. Evde yine İsmail’i bulamadı. İsmail’in hanımının yanına girdi. Ona da İsmail’i sordu. Gelin:
-Geçimimizi tedarik etmeye gitti, dedi. İbrahim Aleyhisselâm:
-Nasılsınız, geçiminiz, haliniz iyi midir? Diye sordu: İsmail’in (as) hanımı da:
-Biz, hayır, saadet ve bereket içindeyiz dedi ve Allah’a hamdü senada bulundu. İbrahim:
-Ne yiyip ne içiyorsunuz? Deyince gelin:
-Et yiyoruz. Su içiyoruz, dedi. Hz.İbrahim Aleyhisselâm:
-Ya Rab! Bunların etlerini ve sularını bereketli kıl, diye dua etti. İbrahim (as) gelinine:
-Kocan geldiğinde ona selam söyle ve ona kapısının eşiğini güzel tutmasını tenbih et, dedi. (İbrahim Aleyhisselâm sonra Şam’a döndü.) İsmail geldiğinde hanımına:
-Evimize gelen oldu mu? Diye sordu. Karısı da:
-Evet, güzel yüzlü bir ihtiyar geldi, dedi ve o zatı övdü. Daha sonra gelin:
-Seni sordu, ben de:
-Geçimimizi temin için çıktı, dedim.
-Geçiminiz nasıldır? Dedi. Ben de:
-Bolluk içindeyiz, dedim. Sonra İsmail Aleyhisselâm hanımına:
-Sana bir söz emanet etti mi? Diye sordu. Hanımı da:
-Evet. Sana selam söylememi söyledi ve kapının eşiğini iyi tutmamı emretti, dedi. Bunun üzerine İsmail Aleyhisselâm, hanımına:
-İşte o zat benim babamdır. Sen de evimizin şerefli eşiğisin. Babam sana seni hoş tutmamı emretmiştir, dedi. (Tecrid-i Sarih: 9/118-120. Hadis no:1381.)
Bir yanıt bırakın