Allah’ın Adını Yerde Gören Sarhoşun Sonu
Dönemin büyük velilerinden olan Bişr-i Hafi’nin gençlik yıllarıdır. Bişr-i Hafi bu yıllarda meyhaneden ayrılmamakta, günlerini günah bataklığının içinde geçirmektedir. Bir gece sarhoş bir halde meyhaneden evine doğru giderken yerde çamur içinde kalmış bir kağıt görür. Bişr-i Hafi, kağıdı yerden alır ve kağıtta ne yazdığına bakar. Kağıtta “Bismillahirrahmanirrahim” yazılıdır. Bişr-i Hafi, Allah’ın adının geçtiği bu kağıdın yerde çamur içinde olmasına üzülür, gönlü onun bu halde kalmasına razı olmaz. “Allah’ın ismi yerde olur mu, çamur içinde kalır mı?” diyerek kağıdın çamurlarını temizler. Eve gidince de besmele yazılı kağıda güzel kokular sürer, ardından bu kağıdı evinin en güzel yerine asar.
Bişr-i Hafi’nin besmeleye gösterdiği bu hürmetin gecesinde alimin biri, bir rüya görür. Rüyasında alime, “Git, Bişr’e söyle! Dün yaptığı bir işten dolayı Ben Bişr’den razı oldum. O, Benim ismimin yazılı olduğu kağıdı nasıl temizlediyse Ben de onu günahlardan temizledim! O, ismimi nasıl güzel kokulu hale getirdiyse Ben de onu güzel edeceğim; ismini dünyada ve ahirette temiz ve güzel eyleyeceğim.” denilir. Alim, sabah olunca hemen Bişr’i aramaya koyulur. Bu arama esnasında onun meyhanede olduğunu öğrenince meyhaneye gelip Bişr’e, “Sana yücelerden bir haber getirdim!” der. Bişr, haberin Allah’tan geldiğini anlayınca,
– “Rabbim bana kızıyor mu?” diyerek ağlamaya başlar.
Alim, rüyasını Bişr Hazretleri’ne anlatır. Bişr-i Hafi buna çok sevinir, arkadaşlarına “Ey arkadaşlarım! Beni çağırdılar, bundan sonra beni buralarda göremeyeceksiniz!” dedikten sonra günahlarına hemen tövbe eder. Bu anda ayağında ayakkabı bulunmadığı için, sonra hiç ayakkabı giymez. Sebebini soranlara; “Söz verdiğim zaman yalın ayaktım, şimdi giymeye haya ederim”, bir de Allahü teâlâ “Yeri size bisât (yaygı) eyledim” buyurur. Böyle olunca O’nun bisâtında ayakkabı ile yürümek edebe uygun değildir” diye cevap vermiştir. Ayakkabı giymediği için kendisine yalınayak mânâsına Hafi denildi. Bişr-i Hafî(rahmetullahi aleyh), ömrünün kalan kısmını ilim öğrenmek ve öğretmekle geçirdi.
Allah’ın ismine gösterdiğin hürmet karşılıksız kalmaz. Kim Allah’a muhabbet beslerse Allah’da ona muhabbet besler.
Okuduktan sonra lütfen paylaşalım. Bilgi ve sevgi paylaştıkça büyür.
Bir yanıt bırakın